"Şeytan-i Racim" Filmi Başlamadan Yansıma Değerlendirmesi

Cumartesi, Ocak 26, 2013


Sevgili Yansıma Dostları,

Öncelikle kendi yazıma başlamadan size başlıkta ismini verdiğim "Şeytan-i Racim" filminin konusunu aynen copy paste yapayım;


İstanbul’da Üniversitede okuyan iki ev arkadaşı Emrah ve Salih’in hayatları Salih’in Havas ilmine duyduğu merakla sonsuza kadar değişir.
seytan3 Şeytan ı Racim Cin’ler âleminin ürkütücü varlıklarını kendi emri altına alarak isteklerini gerçekleştirmeleri için kullanmak isteyen Salih ve hiçbir şeyin farkında olmayan ev arkadaşı Emrah kendini bir anda bu korkunç döngünün içinde bulurlar. Emrah’ın hiç huzuru kalmamıştır. Her gece şiddetini daha da artıran kâbuslar ve ürkütücü olaylar zinciri başlar.
Salih öteki âlemin kapılarını açmış ve her şey kontrolden çıkmıştır. Kurtulmak istedikçe daha da derine batmaktadırlar. Emrah, okulunu bırakır ve ailesinin yanına İzmit’e döner. Babası ve ailesi her geçen gün daha da batağa saplanan Emrah’a yardım etmeye çalışırlar. Ancak neyle karşı karşıya olduklarını kimse bilmemektedir. Yardım için son çare Bakırcı Mehmet diye bilinen bu konularda ilim sahibi olan yaşlı bakırcı ustasıdır. Bakırcı Mehmet, Emrah ve Salih’i içine düştükleri bu kara dünyadan kurtarmak için tüm ilmini kullanacaktır. Ancak her şeyin bir sınırı vardır. Karşılarındaki güç kimsenin bir gün karşı karşıya gelebileceğini düşünmediği bir varlıktır. Hak katından kovulmuş olan Şeytan-ı Racim yani İblis’in intikam almak için eline bir fırsat geçmiştir.
Gösterim tarihi: 19 Nisan 2013
Yönetmen : Arkın Aktaç
Oyuncular : Uğur Güneş (Emrah), Ertunç Uygun (Salih), Mehmet Çevik (Bakırcı Mehmet), Ayşe Tunaboylu, Aysan Sümercan
Senaryo : Murat Toktamışoğlu
Hikaye : Quanttum
Müzik : Reşit Gözdamla
Türü: Korku


Efendim şimdi gelelim bizi asıl ilgilendiren kısma... Bu sabah saat 05:30 da uyandım, yapmam gereken bazı şeyler vardı onları yaptım ve yatağıma uzandım. İnsan haliyle uykudan uyanınca ve bir süre uyanık olunca haliyle uykuya dalması da zor oluyor. Ben aldım elime telefonu ne yapsam, hangi siteye girsem diye düşünürken bir anda kendimi sözlük sayfalarında buldum. Önce yazarı olduğum itü sözlükte "sözlükçülerin evindeki paranormal olaylar" başlığında takıldım bir süre. Sonra o sayfadaki bir link paylaşımı beni inci sözlüğe doğru bir yolculuğa başlattı. İnci sözlükte quanttum nickli bir yazar korkunç bir hikaye anlatacağım yaşanmış hemde şekilde vaatlerle bir hikaye anlatmaya başlamış ki ne hikaye. Ben bir iki okur çıkarım diye düşünürken hikaye beni öyle sürükledi ki uyuyamadım. Okudukça okudum, hissettikçe hissettim. Ayrıca bunun yaşanmış olduğunun iddia edilmesi, sıradan olayların yer almaması ve hikayenin anlatımında ki çekicilik beni benden aldı. Sonra ne mi oldu? Bir yerden sonra hikaye yarım kalmış... Devamını getirmemiş yazar. Ben sonra dayanamayıp bilgisayarı açıp bakayım, neler dönüyor diye bakınmaya başlarken bir de öğrendim ki yukarıda bahsettiğim film meğerse quanttum'un yazdığı hikaye imiş. Yani adam bunu tutmuş sözlükte yazmış, beğenilmiş olacak ki film teklifi almış. Haliyle sonunu da yazmamış. 

Şimdi hikayeyi okuyan biri olarak söylüyorum ki gerçekten hikaye çok güzeldi ve eğer film çıkarsa emin olun sinemada asla korku filmi izlemeyen ben, filmin çıktığı gün koşarım sinemaya. O kadar merak ediyorum ki sonunu... 

Sizlere o hikayenin linki de paylaşıyorum, belki filme gitmeden okumak istersiniz diye. ;)



Related Posts with Thumbnails

Duyur

Share |