Antalya Günlüğüm -2-

Cumartesi, Haziran 12, 2010

Yeniden merhaba Yansıma Dostları,

Yine sizlerle bir Antalya Günlüğü yazısıyla birlikteyiz. Bu yazımda Antalya'da dün yaşadıklarımın devamını dile getireceğim.

Bildiğiniz gibi dün en son pansiyona yerleşmiş oranın nasıl bir yer olduğundan bahsetmiştim. Neyse efendim dün pansiyona yerleşip, yazımı yazdıktan sonra az kestirdim. Malumunuz yol yorgunluğu, 2 uçak yolculuğu felan... Ardından kuzenim aradı ve arkadaşının pansiyona geleceğini, birlikte kantine inip birşeyler yememi söyledi. Haklıydı, acıkmıştım ve buna asla hayır diyemezdim.

Aradan bir kaç dakika geçtikten sonra arkadaşı geldi ve beraber kantine indik. Orada da kuzenimin iş arkadaşları vardı. Tanışma fasılları vs. derken, hayatımın en lezzetli tostunu ve ayranını orada tükettim. :) Dayımın bazı arkadaşlarına kanım ısınsa da bazıları o kadar -afedersiniz- yavşak ki ağzının ortasına terlikle vurasım geldi, tabii denemedim.

Neyse efendim yemeğimizi de yedikten sonra çayımızı vs. içtik ve tekrar yukarıya çıktık. Oda arkadaşım bi yere gideceğini söyledi ve çıktı. Ben kaldım yine yalnız. Bu arada saat 20:00... Kuzenim aradı ve 22:00 gibi pansiyonda olabileceğini söyledi. Ehh bana da biraz internet ve biraz da televizyn keyfi kaldı. Saat 22:20 gibi kuzenim geldi ve haydi çıkıyoruz dedi. ''Nereye?'' dedim, ''gezmeye'' dedi. İyi bakalım, giyindik hazırlandık ve çıktık Aşağı kantinden de Askar adında Kırgız bir stajyeri de yanımıza aldık ve çıktık dışarıya. Ağaçlar ve otlar içerisinde ki bir yoldan gidip, sonunda bir cafeye vardık. Büyükçe bir masada bol kızlı, 4 erkekli oturduk. Erkeklerin 1 i Kırgız, 3'ü Türk, kızların 1'i Türk (ben) diğerleri de Kırgızdı. Türkçeleri çok iyi olduğu için anlaşmada zorlanmadık. Sonra meğerse Katrina adında bir Kırgız arkadaşımızın doğum günüymüş. Pastalar geldi, mumlar üflendi, kızı ağlatmaya çalıştılar ama nafile. 18. yaşını kutluyordu. Ordan kalktıktan sonra hep beraber bir çocuk parkına gidip kısacık vakit geçirdikten sonra, yarı İngilizce ve yarı Türkçe muhabbetin ardından yine pansiyonumuza döndük.

Pansiyonumuza döndük ve hemen yine her zaman ki mekanımız olan kantine inip çaylar içtik. Ben, kuzenim ve erkek arkadaşları. Bu aralar erkeklerle çok takılır oldum, biliyorum. :) Başka şansım yoktu ama... Diğer kızlar da erken kalkacakları için uyudular zaten. Odaya dönsem canım sıkılacaktı vs... Kantinde takılırken de birşey farkettim. ERKEKLERİ! Evet evet, artık erkekleri çözdüm ben arkadaş!

Erkekleri anlatan cümlelerimi de bir diğer blog yazımda okuyacaksınız. Sizleri seviyorum, şimdilik hoşçakalın. Şimdi kahvaltı zamanı... Yine Antalya Günlükleri ile buluşmak dileğiyle.. HOŞÇAKALIN. ;)
Related Posts with Thumbnails

Duyur

Share |